Makaleler     Dergiler     Kitaplar    

Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi - CBUSOS

Yıl 2014 , Cilt 12 , Sayı 1

Makale özeti ve diğer detaylar.

Makale özeti
Başlık :

Otobiyografi ve paul ricoeur: tarihsel anlatida zamanin biçimlendirilmesi

Yazar kurumları :
Celal Bayar Üniversitesi1
Görüntülenme :
1095
DOI :
Özet Türkçe :

Yazınsal bir anlatı türü olarak otobiyografi, tarih ve kurmacanın kesiştiği bir

alanda konumlanır. Otobiyografi gerçek bir geçmiş zamana göndermede bulunması ile

tarih yazımına, ancak gerçek bir geçmişi biçimlendirirken öyküleme stratejileri

kullanması bakımından ise kurmacaya yakındır. Tarih ve kurmaca arasında bir nevi

geçişkenlik arz eden bu yazın türü anlatı biçimi içerisinde özgün zaman deneyimini

yapılandırmakta ve yaşantılanan zamanı anlatının biçimlendirici ilkesine tabi

kılmaktadır. Paul Ricoeur, anlatıların birey ve toplulukların deneyimlerini zamansal

olarak biçimlendirmesi ilkesi üzerine kaleme aldığı Zaman ve Anlatı başlıklı dört ciltlik

hacimli yapıtında, bir yandan tarih yazımı ve kurmaca arasındaki koşutlukları

irdelemiş; diğer yandan da bu iki anlatı biçiminin zamanı biçimlendirme süreçlerindeki

farkları felsefe ve anlatıbilim çerçevesi içerisinde ele almıştır. Ricoeur tarihsel ve

kurmaca metinlerdeki zamansallığı inceleyebilmek için anlatı yapısını olay örgüsü,

mimesis (eylemin taklidi) ve özgün bir deneyimin yeniden-biçimlendirilmesi

kavramlarını temele alarak değerlendirir. Bu çalışma esasen Ricoeur’ün anlatının

zamansal işlevleri üzerine ortaya koyduğu yapıtında tarih ve kurmaca üzerine yaptığı

tespitlerin otobiyografi için de geçerli olduğunu ileri sürmektedir. Buna göre,

otobiyografi insan eylemlerinin zamana tabi olması kadar anlatıların zamanı yeniden

yapılandırma potansiyeli ilkesince de kişilere geçmişteki eylemlerini anlamlandırıp

kendilerini oluşturma yetisi kazandırmaktadır.

Anahtar kelimeler :
Özet İngilizce :

Autobiography, as a literary narrative, is located within the intersection zone

between history and fiction. Autobiography is close to historiography due to its

reference to an actual past, and it is also close to fiction due to its use of narrative

strategies while shaping the past in retrospect. This literary genre, which presents a sort of transitivity between history and fiction, structures authentic time experience

within the narrative form, and it subjects lived time to the formative principle of

narrative. Paul Ricoeur’s voluminous work, titled Time and Narrative, is mainly

concerned with the principle that narratives configure individual and collective

experience temporally. In this work he scrutinizes the parallelisms between

historiography and fiction on the one hand; and examines the differences between these

two narrative forms as to the procedures of configuring time within the framework of

philosophy and narratology on the other. Ricoeur evaluates narrative structure in terms

of plot, mimesis and re-figuration of authentic experience so as to investigate

temporality in historical and fictional texts. This study principally claims that Ricoeur’s

remarks in his work concerning the temporal functions of narratives in both history and

fiction also hold true for autobiographical narratives. Accordingly, autobiography

grants individuals the power to interpret past actions and to form their selfhood

depending on the principles that human actions take place in time and that narratives

have the potential to re-structure time.

Tam metin (Türkçe) :
Paylaş :
Benzer Makaleler
Yorum Yap
  • Adınız :
  • Güvenlik Kodu :
  • Yorum :